Monday, May 21, 2007

bir tekne faciasının ardından...

3 kızsınız, akşam vakti bir düğüne katılıyorsunuz, düğün teknede, istanbulda mevsimin en yağmurlu haftası, ve tekne ikamet yerlerinizden bi hayli uzakta...başınıza gelebilecekler konusunda bir tahmin yürütelim...yürütmeyelim, aynen yaşanmışı aşağıdaki satırlarda...

düğün ertesi;

deli kız. soruyor; hey kızlar günaydın.gittiniz mi tekneye.uyurken aklıma geldiniz acaba tekne battı mı fırtına oldu mu düşünceleriyle uyumak zor oldu efendim.

yanıt gecikmiyor;

mağdur 1: tekne konusunda konusma konusturma :D cok vukuatlıydı kızlar aglamaya baslarlar sımdı yemınnnen

magdur 2: evet eve vardığımda annemm nolmuşş sana dedi..okadar yanii..boyumun ölçüsünü aldım..bacağımda el büyüklüğünde bir morluk var..ve tüm kabetlerim(sırtım) ağrıyor..sebeebide ya yediğimiz soğık olabilir yada teknede düşme efekti yaparken ters bi hareket yapmış olabilirim.velhasılll her zamanki gibi rezildik ..hatta bi ara mağdur 1'e bir müdahale oldu(müdahalenin içeriğini hakkında bilgi veremiyoruz) ...ühühühüh

mağdur 1: bu konuya gırmek zorundamısın... dıkkat edıyorsan ben olmamıs gıbı davranıorum. sende oraya lasonıl felan surseydın fena morarır yoksa.

deli kız: hahay çok güldüm.ölsenize siz:)

mağdur 3(blog sahibi): ya işte öle ahmakça bir aktiviteydi.. çok şükür ben babamın gazabından başka bişeye uğramadım, otobüsten inerken su göletine inmem ve yüzemicemi anlayıp barikatlardan atlamam hariç:))

mağdur 1: eheheh ama kabul edelım gunun yıldızı yıne magdur 2'ydi .. Sarıyerın ortasında koca düğün teknesini durdurup herkes bize baktığı esnada ınmeye calısırken yerden 3 metre yukseldıgı sırada yanındaki kişi olmasaydı sırtustu tekne zemınıne nasıl kapaklanacaktı bilemiyorum. orda yırttı ama turnıkeye bacagını sokmak konusunda başarısına kımsecıkler engel olamadı. :D butun gece paten yapar gıbıydı. o ayakkabılarla ıslak zemınde yurumek sana yasaklanmalı. :D

mağdur 2: UALANN NE GÜLDÜMM YAAA.HAKKETTEN BEN Bİ YARATIĞIM..ULAN VERİLMİŞ SADAKAM VARMIŞŞDÜŞMEK Bİ YANA O ELBİSEYLE BACAKLARIM HAVADA VERECEĞİM GÖRÜNTÜ BENDE AŞILMASI İMKANSIZ SORUNLAR YARATIRDI.YÜCE RABBİM YÜZÜME BAKTI


deli kız: allahım ne süper.arkadaşlarımın hepsi deli.çok mesudum.

Wednesday, May 09, 2007

Bana boğazı anlat nasıldı?

ah bu havalar yokmu bu havalar?aklını başından firar ettiren.. çalış çalışabilirsen, dışarıda kuşlar cıvıldarken, güneş bulutlarla dans ederken....

bugün nasılım diye sordum kendime, her sabah soruyorum bu soruyu, yataktan çıkana kadar yanıt hep aynı(yerlebir) , biraz ayılmaya başlayınca idrak ediyorum kendimi....

yine öyle çok zor uyandım, zaten geç kaldım düşüncesiyle bide saçlarımı yıkadım, yetişeceğimi düşündüğüm son otobüsüde kaçırdım...sonunda başka bir otobüse binebildim...trafikten güç bela köprü yoluna gelmiştikki, 1 .köprüyü kapamışlar, 2.ye döndük..yol git git bitmedi.. radyoyu açtım köprü niye kapanmışı öğrenmek için, bi kişi atlamış. çok üzüldüm, kimbilir dedim ne derdi vardı , ne kadar çaresizdi, ağladım sonra , yutkundum kimse farketmesin diye içime attım..sonra düşündüm yine beni ağlatan neydi , hiç tanımadığım bi adamın intiharımı hayır hayır kendime ağlıyordum, o da dedim ben gibi sabah işine gidiyordu , bu şehirde yaşamanın dayanılmaz ağırlığı altında ezilmişti besbelli, bu şehir adamı yutar, bu keşmekeş, bu anlamsız kalabalık, bu trafik bu hengame, bütün ay çalıştığınla ancak hayatını devam ettirebilirsin güç bela, işte dedim daha çok gencim ama bi gün bende o adam gibi bi sabah işe giderken, köprü korkuluklarında bulur muyum kendimi??

sizce?...

Dur! bırak kaynasın kahvenin suyu,

Bana İstanbul'u anlat nasıldı?
Bana boğazı anlat nasıldı?
Haziran titreyişlerle kaçak yağmurlar ardı
Yıkanmış, kurunurmuydu yine o yedi tepe
Ana şefkati gibi sıcak bir güneşle
İnsanlar gülüyordu de Trende, vapurda, otobüste,
Yalanda olsa hoşuma gidiyor, söyle.
Hep kahır, hep kahır, hep kahır Bıktım be...

Thursday, May 03, 2007

bugün -3 mayıs perşembe 2007

başlığa tarihi niye yazdın- zaten blogda yazıyor diyeceksiniz???

uzun zamandır yazamıyordum, yoğunluktan ama bahane değil biliyorum, bundan sonra düzenli olarak içinde bulunduğum ruh halimden bahsedeceğim..

bugün mesela son 6 aydır, 2.kez yataktan dinç kalktım... diğer insanlar hergünmü böyle uyanıyor diye merak ediyorum , eğer öyleyse yaşamak o olmalı...uyuyup uyandığımda yaşadığım yorgunluğun tarifi yok...

dün bugün neşeliyim, işlerin azlığından olsa gerek..

sonra devam etme üzere...

 
Blog Kardeşliği